2 Mart 2009 Pazartesi

Başka Bir Derbi



Salt başarıya odaklanmış, futbolun şampiyonluk veya kupa kovalayan bir kaç takımdan ibaret bir oyun olmadığını anlatmayı öncelikli amaç edinmiş "başka bir futbol" blogunda ilk yazımın; hep Galatasaray-Fenerbahçe derbisinin gölgesinde kalmış ancak gerek tarihi, gerek yaşananları, gerekse takımlarının başarısızlıklarına rağmen taraftarların iliklerine kadar yaşatışıyla "başka bir derbi" sıfatını hakeden bu derbi ile alakalı olmasını istedim.

35'e karşı 35 buçuğun...
Yalıya karşı Çarşı'nın...
2. ligde 60.000 seyirci önüne çıkmış iki büyük takımın derbisi.

Neler yok ki bu derbinin tarihçesinde.

Boca Juniors-River Plate, Real Madrid-Barcelona örneklerindeki gibi sosyo kültürel bir durumun söz konusu olmadığı bir rekabet söz konusudur bu derbide. İki ayrı semt takımı, "biz sizden farklıyız, biz 35 buçuğuz" diyen Karşıyakalılar'a, "Buçukla işimiz olmaz.Biz tam 35'iz" demesidir Göztepeliler'in. Evet aynı şehrin takımları, evet insanların arasında etnik kökenlere dayanan bir anlaşmazlık yok,evet iki semtin insanları arasında sosyal statüler farklılık göstermiyor ama söz konusu futbol olunca ortaya korkunç bir rekabet çıkıyor.Bu öyle bir rekabet ki farklı klasmanlarda yer almaları sebebiyle yıllardır karşılaşmamalarına rağmen rekabet kendi değerlerinden hiç bir şey yitirmiyor.Hala en az 20 sene önceki kadar canlı, dinamik, sert ve heyecanlı.

Şüphesiz ki bir rekabeti yaşatanlar ne futbolcular ne de kulüp yöneticileri olabilir. Bu rekabeti de ayakta tutanlar şüphesiz ki futbol maçlarının olacağı günlerden de bağımsız olarak takımlarını bir yaşam realitesi haline getirmiş iki takım taraftarları.


Takımların kuruluş hikayeleri ile tanıtımımıza başlayalım;

Özlediğimiz İzmir futbolunun doğuş hikayesi bir hayli enteresan. 1900lerin başında Türk futbolu gibi bir kavramdan bahsetmek pek söz konusu değildi.İzmirde de durum böyleydi. Ancak İzmir'de gerek Rumlar gerek Ermeniler gerekse İngilizler bir takım spor kulüpleri kurmuşlardı.Bilinen örnek vermek gerekirse Panionios, Apollon takımları aslen İzmir'de kurulmuş, zamanın İzmir takımlarıydı.Karşıyaka'nın kuruluşu da tam başkaldırı dönemlerine denk gelmekte. Zamanın İzmir efelerinden, delikanlılarından bir grup tamamı Türklerden oluşan Karşıyaka Spor Kulübü'nü kurdular. Ve Karşıyaka Spor Kulübünün arapça yazılmasından mütevellit "KafSinKaf"(KSK) efsanesi 1912 yılında kuruldu.

Göztepespor ise 1925 yılında Altay Spor Kulübünden ayrılarak Güzelyalı'da bir nevi bağımsızlığını ilan etmiştir.Kulüp bir dönem zamanın valisinin zorlamasıyla İzmirspor ve Egespor ile birleşip "Doğanspor" adını alsa da bu süreç ancak iki sene sürmüştür.Göztepe'nin tüm İzmir'in yani tam 35'in sembolü oluşu da buradan gelir.


Şimdi bu rekabeti bugünlere taşıyan asıl kahramanların yani taraftarların hikayesine gelelim.Karşıyaka takımı tek grup altında toplanmayı başaran nadide spor kulüplerindendir.Karşıyaka Çarşı...

Ve ismini kulübün merkezi olan Güzelyalı'dan alan Göztepe Yalı grubu.

Öncelikle Göztepe’nin en önemli grubu Yalı ile başlıyoruz:


YALI:

Her şehirde, her üniver sitede, her köprü altında duvarlarda görebileceğimiz “Göz-Göz”’ün “Alayına İsyan Ölümüne Göztepe”nin, “Din İman Töre Göz Göz Göztepe”nin yaratıcısı Yalı grubu.

“Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı, burası efsanenin doğduğu Güzelyalı”

Soldaki karenin eşi benzeri ne Uefa şampiyonluğu kutlamalarında ne de bugüne kadar ki lig şampiyonluklarında yaratılabilmiştir.

Yalı grubu Karşıyaka tribünlerine karşı olan tutumunu saymazsak son derece vicdani ve insani konuları da işaret edip bu uğurda icraatlar yapan bir grup. Çok değil sadece 10 gün önce politikacıların bile sadece seçimden seçime hatırladığı bazı bölgelere hiç bir çıkar gözetmeksizin yardımlarını yaptılar.Çocukların yüzlerinde oluşan ifade ve ellerinde tuttukları kağıtlarda yazanlar belki de karşıyaka derbisinde kazanılacak bir zafer kadar olmasa da onlar için çok değerliydi..


Göztepespor taraftarı için milat niteliğinde bir marş var. Burada videosunu da yayınlıyorum. Ve iddia ediyorum, yapılmış en güzel uyarlama marş. Tribünlerin ötesine çıkmayı başarmış nadir marşlardan. Doğalgaz faciasını hepimiz hatırlıyoruz. Orada vefat eden genç arkadaşlarımızdan birisinin cenaze görüntülerinde, milyonları göz yaşına boğan bir cümle vardı. Babası konuşuyordu ve diyordu ki "Benim oğlum Göztepe çocuğuydu. Ve ben O'na söz verdiğim gibi onun isyan marşı ile uğurlanmasını istiyorum." İşte mevzubahis İsyan Marşı;





Karşıyaka Çarş

ı:

İlk karşıyaka armasında KSK harfleri arapça yer almaktaydı. Ve bir tezahuratla inliyordu, İzmir'in öteki

tarafı. "Kaf Kaf Kaf Sin Sin Sin KafSin KafSin Kaf"

Ne kadar da benziyor Eskişehirspor'un EsesesKikiki'sine. Ama bununla sınırlı değil.

Bu müthiş tribüne söyleyecek çok bir söz yok. Tribünde duyduğumuz ve muhtemelen duyacağımız bir çok bestenin sahibi onlar. İsimlerini de karşıyakanın o meşhur ve güzel çarşısından alıyorlar. Göze çarpan ilk nokta Beşiktaş tribün grubu Çarşı ile olan isim benzerlikleri. Ama gelelim ki işin

aslı biraz daha karışık. Karşıyaka Çarşı'nın ismi size ne kadar Beşiktaş Çarşı'yı hatırlatıyorsa, Beşiktaş Çarşı'nın hattamedyadaki diliyle yaratıcı Beşiktaş taraftarının bir çok tezahuratı da bize Karşıyaka Çarşı'yı hatırlatıyor. Zira bu tezahuratlar arasındaki durum benzerlikten daha öte bir pozisyonda. Ve teminatını verebileceğim tek şey de "Saldır Beşiktaşım oley" niye duyduğunuz tezahurat başta olmak üzere, anadolu tribünlerinde sıkça duyduğumuz " Ne zaman gelecek o büyük sene" tezahuratı da tamamen Karşıyaka Çarşı'ya aittir. Tribün ve tezahurat konu

sunda Karşıyaka Çarşı'yı konumlandırmak gerçekten imkansız. Anadolu Takımlarının Tribünlerinde özellikle geçen sezondan beri yaygınlaşan bir

marştan örnek verelim. "Çekmişiz kafaları, dalmışız alemlere, 2012'de Ş

ampiyonlar Liginde Koyacağız Real Madrid'e". Hissediyorum bunların Karşıyaka'dan çıktığını nasıl garanti ettiğimi merak edenleriniz vardır. En basit ve kısa yöntemle gidelim. 2012 KSK'nın 100. yılı ve

bu marştaki 2012'nin esprisi bu. İlginç bir şekilde tüm tribünlerin bu ufak detayı atlayarak uyarlıyor(!) bu tezahuratı kendilerine.







Rekabetin sportif boyutuna gelecek olursak;


Göztepespor'un sportif anlamdaki başarıları bir çok anlamda üstün durumda. Karşıyaka efsane oyuncu yetiştirme konusunda çok daha başarılı iken, Göztepespor gerek ülkemizde gerekse Avrupada zamanında yaşadığı ba

şarılarla

önde.

Ancak 2003'te yaşadığı son küme düşme hadisesi ile beraber Göztepespor, Türk Futbol Tarihinde ender görülecek şekilde geriledi ve sadece 4 sezon içinde amatör kümeye kadar gerilediler. Bu sezon tekrar profesyonel liglere dönen Göztepespor 2. Lig A kategorisine çıkmak için mücadele vermekte.Tarihindeki başarıları öz

etlemek gerekirse.

- Avrupa Fuar Şehirleri Kupasında Çeyrek Final 1967 - 1968
- Avrupa Fuar Şehirleri Kupası Yarı Final 1968 - 1969
- 2 Türkiye Kupası Şampiyonluğu 1968 - 1969, 1969 - 1970
- 1 Cumhurbaşkanlığı Kupası 1970


KSK'da ise profesyonel ligler kurulduktan sonra kupa ile somutlaştırılmış herhangi bir başarı bulunmamakta.Profesyonel ligler kurulmadan önceki İzmir şampiyonluklarını saymazsak. Ancak KSK özellikle bu sezo

n gösterm

ekte o

lduğu performans ile süper lig'e göz kırpmaya başladı bile.


Uzunca bir süred

ir birbirlerine karşı oynayamasalar da yaptıkları maçlar bazen olaylarıyla bazen rekorlarıyla öylesine hafızalarda yer etmiş ki hala dünyanın bir çok spor sitesi tarafından bir dünya derbisi olarak adlandırılmaktadır KSK-GÖZ GÖZ rekabeti.


Ve o dev maç...


Tarih 16 Mayıs 1981

Karşıyaka avant

ajlı. Beraberlik istedikleri skor. Zira rakip göztepe'nin 1 puan önündeler. Ve son hafta rakipleri Bandırmaspor. Alınacak beraberlik puan farkını koruyacak ve son hafta Bandırmayı yenerek birinci lige çıkacaklar.


Ama bu futbol verilerinin yanı sıra maçı tarihi yapan en önemli faktör maçı izleyen 61.000 biletli seyirci. Bu alt lig maçı için dünyada eşine benzerine rastlanılmamış bir rakam. Kaldı ki bu maçın biletli izleyeni, o gün orada olanlar seyirci sayısının en az 80 000 olduğunu söylerler, ancak kayıtlara 60.000 olarak geçmiştir.

İki takım taraftarı da maçtan önceki geceyi sokaklarda geçirmiş. Ve maç saati geldiğinde stada girebilenler

in yanı sıra neredeyse bir o kadar da dışarıda insan olduğu söylenir.


Velhasılı kelam maç KSK'nın istediği skorla bitmiş, biletli 60 totalde 80.000 kişi gol izleyemeden stadı terketmişlerdir.

Ancak futbol hayata fena halde benzemeye devam etmektedir. Bir sonraki hafta çantada keklik olarak görülen Bandırma maçında da gol atmayı başaramaz KSK ve birinci lige çıkan takım Göztepe olur.

KSK ve GÖZGÖZ'ün rekabeti yıllardır karşılıklı oynamasalar dahi bitecek gibi gözükmüyor.Bitmemeli de zaten.Yazıyı okurken aklınızdan tek bir soru geçtiğinden eminim "Madem bu kadar sahip çıkıyorlar takımlarına neden bu takımlar bu denli başarısız?"

İşte bu sorunun cevabı çok farklı bir yazıda karşınızda olacak.


Şimdilik İzmir'i ve İzmir futbolunu ne kadar özlediğimizi, ibb gibi belediye takımlarının , pilot takım hüviyetindeki hacettepelerin, kendi şehrinde kendi takımından fazla istanbul takımı taraftarı barındıran anadolu takımlarının değil de o ligi gerçek anlamda hakeden camiaların olmasını istediğimizi belirtsek yeter.


"Çekirdekçi" veya başka kendi deyişleriyle "çiğdemci" olmayan bu iki büyük takımın, büyük taraftarlarına süper lig yakışır. Bilmeliler ki onların Süperlig'e ne kadar ihtiyaçları varsa, Süperlig'in de onlara o kadar ihtiyacı var.










17 yorum:

  1. guzel bir yazi fakat GOZTEPE, goztepespor degil.

    YALI'nin da bircok bestenin yaraticisi oldugu pas gecilmis biraz da, isyan marsi hepsine bedel olsa bile.

    tesekkurler.

    YanıtlaSil
  2. çok güzel bir yazı, teşekkürler. sportif başarılar konusunda bir ekleme yapmak lazım. yazıda sadece futboldan bahsedilmiş ancak kulüplerin genel başarılarına bakılırsa ksk'nin diğer branşlarda baskınlığı dikkat çekiyor. müzesinde futbol dışında onlarca kupa vardır ksk'nin, basketboldaki türkiye 1. lig şampiyonluğu ve cumhurbaşkanlığı kupası'ndan tutun da yelken dünya şampiyonluklarına kadar.

    bir de eklemeden geçemeyeceğim, "kaf sin kaf" sloganı es-es'ten birkaç kuşak daha eskidir, eskişehirspor'un sloganı hem melodi hem de vurgu olarak kaf sin kaf'ın aynısıdır.

    YanıtlaSil
  3. real madrid ile ilgili tezahüratta göz önünde bulundurulması gereken bi nokta: Ankaragücü taraftarı bunu "2010 yılında şampiyonlar liginde.." diye söyler. aynı mantıkla hareket edeceksek; 2010 yılı Ankaragücü'nün 100. yılıdır ve bu durumda bahsi geçen tezahüratın Ankaragücüne ait olması kuvvetli ihtimal.

    YanıtlaSil
  4. Afdersin ama biz bu besteyi 3-4 yıldır söylüyoruz 2012'de şampiyonlar liginde koyacağız real madrid'e diye bi söyle bakalım melodiye hangisi uyuyo. zaten bunu sadece siz değil bir çok kulüpte söylüyor ayrıca besteyi tam bilip bilmeden çevirenler hatta direk 2012 diye kullananlar var bi araştır istersen.

    YanıtlaSil
  5. mevzubahis beste karşıyaka'nındır tartışmanın bir lüzmu yok.

    YanıtlaSil
  6. Karşıyakalıyım fakat Göztepespor denmesinden inanılmaz rahatsız durumdayım. Nasıl ki Fenerbahçespor, Galatasarayspor, Beşiktaşspor değilse Göztepespor da değildir. Göztepe göztepedir ve süperlige çıktığımızda gözümüzün bir ucu onun bulunduğu ligte olacak yegane rakibimizdir. Göztepe ve Karşıyaka süperligte karşı karşıya gelsin dünyanın her yerinden Göztepeli ve Karşıyakalılar yine o stada sığmayacaklardır..

    YanıtlaSil
  7. Göztepespor yazıldığını görünce okumayı bıraktım. 1925 yılında kurulmuş bir kulübün adı nasıl bilinmez yahu? İzmir futbolu için diyeceğim şudur ki Altay aradan çekilsin, Göztepe-Karşıyaka rekabeti İzmir'in en büyük sportif dinamiğidir.

    YanıtlaSil
  8. "Göztepespor" nedir ya?

    YanıtlaSil
  9. Karşıyakalılar'ı anlıyorum; biz A.Madrid'e koyduysak onlar da hedef olarak R.Madrid'i seçmek isteyeceklerdir. Ufak bi ayrıntı, kafa güzelken tamam da, ayılınca tekrar düşünün; istemek var, yapmış olmak var.
    Yazarın Göztepemiz'in adını bilmemesi ise facia:) Siyaset üzerine yazı döşeyip Alp Türkeş demek gibi bir şey. Vah vah:)
    Neyse, süper ligde derbi oynadığımızda o sene Türkiye'de başka bir maç konuşulmayacak. İnşallah stat yaptırırlar da deplasmana gideriz. Biz Göztepeliyiz, deplasman severiz.

    YanıtlaSil
  10. Şu bilgileri edinip buraya "Göztepespor" yazılıyorsa bunda kasıt aranır. Yazının güzelliği de çirkinliği de önemsiz. Çünkü herşeyin başı sonu Göztepe'dir

    YanıtlaSil
  11. İlk Başta Arkadaşlarında Söylediği Gibi Acilen Değiştirilmesi Gereken Durum Göztepespor Yerine GÖZTEPE YazıLmasıdır.. Ve Bugüne Kadar İnsanlara Yutturulan FB-GS Rekabetinden Daha Sağlam Daha Dinamik Bir Rekabettir. Boca Juniors - River Plate Nedir ? Göztepe - Karşıyaka'da Odur...

    YanıtlaSil
  12. çektik kafamız güzel
    daldık güzel alemlere.

    YanıtlaSil
  13. mevzubahis beste karşıyakanındır ankaragücünün diyen arkadaş yanlış bililyor bunu zaten ankaragüçlülerde youtube daki videolarda yazarlar bu güzel beste iççn kafkaflı dostalarımıza teşşekkürler fln diye....son zamanlardaki en iyi bestesi ise budur....muhtesem kokusu var çok mubarek bir kenevir birazda tutun ekle çarşafıda kıvır çevir bi nefes aldım allah bu cigara harbi zehir tiribe girdim ulen yarrağımı yee eskişehir..........
    ölduk çektık üfledık yeniden olduk bi dunya uyuyup kaldığımda görduk kaf kaflı bı ruyaa hayat keske kafa dunmanlıdakı gibi olsa yeniden tripteyım yarrağı yeee ibne bursa........
    ne göstepe ne altay bu alemde kral biziz siz istemesenızde ananızı sikeceğiz herkes kabul etsin artık bu yaka baska yaka tripten çıkamıyom saldırsana karsıyaka........
    gecenin bir yarası toplandık biz osmanbeyde ortamın en kralı deplasman otobüsünde kafalar güzel yine diller de yeni bi beste bekle bizi istanbul geliyoruz emanetle ...........
    ne esrar ne alası kıramadı kafamızı şarabın yıllanmışı döndürmüyor başımızı deplasman yollarında yıprattık hayatımızı esmerler sarışınlar kıskansınlar aşkımızı........

    YanıtlaSil
  14. es es es ki ki ki es ki es ki es çalıntıdır kafkafkaf sinsinsin kafsinkafsin kaf'tan.çoğu beste karşıyaka taraftarına aittir türkiyedeki

    YanıtlaSil
  15. göztepespor değil kardeşim ''GÖZTEPE''

    YanıtlaSil
  16. And olsun ki döneceğiz

    YanıtlaSil
  17. ne lan bu Göztepespor yazılmış yazıklar olsun ' GÖZTEPE ULAN '

    YanıtlaSil